SEALDREAM
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

SEALDREAM

SANATIN SONSUZLUĞA SELAMI-DÜŞLERİNE DOKUN-AMA BÜYÜSÜ BOZULMASIN
 
AnasayfaİNTROGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ÖZGEYLANİ
Süper Modoratör
Süper Modoratör
ÖZGEYLANİ


Mesaj Sayısı : 603
Kayıt tarihi : 24/07/09
Yaş : 66
Nerden : MERSİN-TOROSLAR İLÇESİ

KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5 Empty
MesajKonu: KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5   KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5 EmptyCuma Ağus. 07, 2009 3:44 pm

Fener papazı fitne sokmak için çalışıyor
Fener Rum Kilisesi öncülüğünde 20-28 Eylül 1997 tarihinde gerçekleştirilen “Karadeniz’i Kurtarma Çevre Kirliliği” kılıfı altında düzenlenen sempozyumun ardında Pontus hayali bulunuyordu
Bizans İmparatorluğu hayali ile yanıp tutuşan Fener Rum papazı Bartholomeos ile birlikte Rahmi Koç, uluslararası silah tüccarı Ağa Han, Dünya Yahudi Cemaatleri temsilcileri, bir yığın Yunanlı çevre bilimci ve işadamlarından oluşan 400 kişilik bir heyet “Bilim ve Çevre Sempozyumu” adı altında ’Karadeniz’i kurtaralım’sloganı ile Pontus hayali gündeme getirildi. Bu heyetin süper lüks “Eleftherios Venizelos” adlı gemi ile yolculukları ayrı bir mesaj taşımaktaydı. 1996 yılının 15 Ağustos’unda Kutsal Sümela Yortusu’na denk gelen Karadeniz Helen toplulukları 1. Kongresi yapıldı. 20 Eylül 1997 yılında da ’Karadeniz’i kurtaralım “ sloganı ile Pontus gündeme getirildi.

KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5 Z44444444


Haliç dururken...
Yorgo Andreadis kitap gelirlerini ve Yunanistan’daki bir vakıf Sümela Manastırı’na, Foça Müzesi’ne yardım ederek Tonya Lisesi’ni birinci bitirene burs verdi. Gemideki 400 kişiyi Devlet Bakanı karşıladı. Bu grup, Ayasofya ve Bizans eserlerini gezdikten sonra Patrikhane’ye gitti. Papazın, burnu dibinde Haliç dururken Trabzon’da ne aradığı merak konusu. Karadeniz turu Megalo İdea turu olarak kendini göstermektedir. Odessa’da Fener papazı Bartholomeos ile Rus Otodoks (Moskova) Patriği Alexy II “ortodoks birliği“ için görüştüler. Fener Rum Kilisesi’nin uluslararası nitelikte organizasyon yapmasına “patriğin ekümenlik kimliği tescil olur“ gerekçesiyle bugüne kadar izin verilmiyordu. 1997 yılında Rahmi Koç’un ve Edinburg Dükü Prens Philip’in (Yunan asıllı) himayesinde Patrikhane’nin ” Çevre Toplantısı “ adı altında uluslararası bir toplantı yapması için gayret harcandı. Sonunda Heybeliada’da yapılan toplantı ” Patrikhane’nin bağımsızlığı için ön adım “ olarak değerlendirildi.
Mitsotakis’in Pontus propagandası
Patrikhanede yapılan sempozyumu düzenleyen komite tarafından dağıtılan program metninde Fener Rum papazı, evrensel (ekümenik) patrik olarak gösteriliyordu. Sempozyumda Ortodoks patriği Bartholomeos için ” the ecumenical patriarch “ (Evrensel patrik) tabiri kullanılıyordu. Yunan İstihbarat Teşkilatı Pontus propagandası için bu sempozyum senaryosunu hazırlamıştı. Bu teşkilatın, amacının dışına taşarak dağıttığı haritalarda Karadeniz’i ” Pontus Gölü “ olarak göstermesi düşündürücüdür. Ege’yi Yunan Gölü yaptıranlar şimdi de Karadeniz’in ” Rum Gölü “ne dönüşmesi hayaline Batı’ya şirin görünmek uğruna seyirci kalmaktadır.

Anadolu’daki helenizm
1993 Ağustos’unda ” Sümelalı Meryem Ana Vakfı “nın düzenlediği toplantıda konuşan o tarihteki Yunan Başbakanı Mitsotakis şunları söylemişti: ” Anadolu’daki helenizmin bu bölgedeki köklerinden kopmasından 70 yıl sonra, milletimizin tarihinde bir daha böyle bir trajedi yaşamaması için dua etmeliyiz. Dedelerimiz, Pontus topraklarına dönüş hayalini size miras bırakarak öldüler. Bu mirası kalbinizin içinde koruyun. Pontus’u ve kökeninizi asla unutmayın. Kaybedilmiş vatanın anası, helen ırkının en güzel idealleri ile bağdaşmıştır...
Mal varlıklarını talep edecekler
Çevre toplantısına katılanları taşıyan Yunan gemisinin adının Venizelos olması rastlantı değildi. Venizelos, 1919’da Anadolu’yu işgal için Yunan ordusunu İzmir’e yollayan Başbakan’dır. Aynı tarihte Rumlar’ı ayaklandırıp Pontus devletini kurmak için Trabzon ve Samsun’a 100 subay yollayan kişidir. Fener Rum papazı öncülüğünde 20-28 Eylül 1997 tarihinde gerçekleştirilen “Karadeniz’i Kurtarma Çevre Kirliliği” kılıfı sempozyumunun ardında Pontus hayali bulunuyordu. Devletin resmi haber ajansı (A.A)’nın bir haberine göre sempozyuma katılanlara Karadeniz’i “Pontus Gölü” olarak gösteren haritalar dağıtılmıştı. Bu haritada yer alan kentler Rumca isimlerle gösterilmişti. Trabzon’a “Trapezus” adı verilmişti. 1994 yılında bir sempozyumda Türk Ortodoks Patriği Selçuk Erenerol şunları söylemişti: “Barhtolomeos, ekümenikal patrik ünvanına sahip olduğu takdirde, ilk icraat olarak Ruhban Okulu’nu (Halki Teoloji Okulu) açacaktır. En korkulan nokta ise bunun Vatikan usulü olmasıdır. Bu noktaya gelindiği an ’İstanbul bizimdir’deyip mal varlıklarını talep edecekler.”
Sıkıştırma hesapları
İngiltere’den dünya liderliğini devralan ABD’nin birkaç yıl önce ünlü tezkere krizi öncesi Başbakan Erdoğan’la yapmış olduğu anlaşma ve sözleşme gereğince istediği iki liman kenti vardı. Bunlardan biri Trabzon. Tezkerenin reddiyle öfkelenen ABD, intikamını Kuzey Irak’ta çuval olayı ile Mersin’de PKK’yı, Trabzon’da ise TAYAD ve fanatik odakları kullanarak olaylar çıkarmak yoluyla almaya çalıştı. ABD, Trabzon limanı ve havaalanını askeri gemi ve uçaklar için halen taleplerini sürdürüyor. ABD, Türkiye’yi Trabzon için sıkıştırırken yeni bir sürprizle karşılaşmamak için Trabzon’u by-pass edecek B planını da uygulamayı hedefliyor.




--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~





Amaç, Karadeniz’i ABD gölü haline dönüştürmek
Çeşitli provokatif olaylarla karıştırılmak istenen Trabzon’a Amerika’nın üs kurma çalışmaları gizli bir şekilde yürütülüyor. Bölge üzerindeki oyunu planlayan çevreler, yeni senaryolar peşinde
Trabzon’daki son üç-dört yılda yaşanan olaylar aslında 1970’lerden beri önce alttan alta gizli kontrgerilla suikastlarıyla, 1980’den sonra da gizli dini tarikat örgütlenmeleriyle hazırlandı. Son olaylar “rastlantı”, “münferit” sözcükleriyle adlandırılsa da gerçek öyle değil. 1970’li yıllarda, özellikle 1975 sonrasında Trabzon’da 30’un üzerinde cinayet işlendi. Katillerin çoğu bulunamadı. Bulunanlarsa yalnızca tetikçilerdi. O yıllarda, katillerin çoğu başka kentlerdeki benzer teşkilatlardan Trabzon’a “eylem” için getirtilmişti.

Yöre halkı rahatsız
Son zamanlarda Hrant Dink ve Rahip Santaro cinayetleri ile karıştırılmak istenen Trabzon’a ABD tarafından üs kurma çalışmaları gizli bir şekilde yürütülüyor. Kırgızistan’daki askeri üssü kapatılan Amerikan ordusunun, Trabzon’da üs kurmak istediği yönündeki haberler Genelkurmay Başkanlığı tarafından yalanlansa da Trabzonlular konudan halen rahatsız. 12 Eylül saldırısı ile yeni bir dünya düzeni kurma hevesi peşinde koşan ABD ise tepkilere aldırış etmeksizin gizli servisleri aracılığıyla büyük potansiyel arzeden ülkeleri hedef seçerek senaryolarını uygulamaya çalışıyor.

Alternatif yollar aranıyor
Bütün yollar aynı senaryoya çıkıyordu. En önemlisi ve Trabzon’la bağlantılı olanı ise şöyle: Afganistan’daki ABD-NATO birliklerinin en büyük lojistik destek hattı Karaçi limanından başlıyor. Silah ve mühimmatın yüzde 73’ü bu bölgeden sağlanıyor. Geçtiğimiz yılın sonlarına doğru bu hatta yoğun saldırılar başladı. Pakistanlı gruplar sadece Aralık ayının ilk haftasında iki saldırıda 150 araç imha etti. Sonraları Pakistan yönetimi de hattın kapatılmasına yönelik açıklamalarda bulundu. Destek hattı kapatılırsa Afganistan’daki ABD-NATO güçleri adeta rehin kalacaktı. Washington alternatif yollar aramaya başladı. Rusya ile pazarlık yapıldı. Özbekistan’la yoğun görüşmeler başlatıldı. Hatta bu görüşmelerin İstanbul’da yapılmış olma ihtimali bile var.

Rusya’nın aşırı tepkisi
ABD Tacikistan üzerine yoğunlaştı. Tacik yönetimi istekliydi ama bu ülkedeki Rus etkisi kırılamıyordu. Gürcistan’ın Abhazya’ya saldırısı ve Rusya’nın aşırı sert tepki vermesi sadece Kafkaslar’daki güç mücadelesiyle sınırlı değildi. Alternatif yollar açılamazsa Karadeniz-Kafkasya-Orta Asya üzerinden Afganistan’a koridor açılacaktı. ABD’nin öteden beri Karadeniz’de bir NATO üssü istediği biliniyor. Trabzon üzerinden Kafkaslar ve Orta Asya’ya ulaşmak istediği de. Türkiye ve Rusya şu ana kadar buna karşı çıktı ve birlikte hareket etti. Obama yönetiminin “İran’la üç dört ay içinde yüz yüze görüşme” açıklamaları, Türkiye ile İran arasında Trabzon limanını İran için ithalat kapısı yapma görüşmeleri bu açıdan da çok önem taşıyor.

Türkiye’nin önemli bir sorunu
Afganistan’daki yeni durum bölgesel denklemleri değiştirebilir. Her durumda Karadeniz bundan sonra çok çetin tartışmalara konu olacak. Washington daha Irak işgali sırasında Doğu Karadeniz’in liman ve havaalanlarının kullanımını istemişti. Karadeniz, şu an için Türkiye’nin önündeki en önemli sorun olarak büyüyor. Her durumda Afganistan, Taliban sorunu, lojistik destek hattının artık bölge ile bağlantılı olacağı da açıkça ortada.

KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5 Z5555555555555


Bölgede tansiyon yükselir
Karadeniz’de örneğin Trabzon’da açılacak Amerikan deniz üssü, hem Karadeniz’in hem de Çanakkale ve İstanbul boğazlarının statüsünü kökten değiştirir diyen Prof. Dr. Ümit Özdağ, kurulacak üssün, bölgede uluslararası tansiyonu artıracağını söyledi. Özdağ, şöyle dedi:
Hedefteki kent
Trabzon, Doğu Karadeniz bölgesinin merkezi ve Erzurumla birlikte Doğu Anadolu bölgesinin temel politik, ekonomik, jeopolitik eksenidir. Doğu Karadeniz bölgesine yönelik her hareket Trabzon’u hedef almak durumundadır ve Trabzon hedef alınmış bir kenttir. Ne yazık ki Trabzon’da gerileyen ekonomik yatırımların ortaya çıkardığı işsizlik bölgeyi hedef alan istihbarat operasyonlarının daha kolay sonuca ulaşmasına yardımcı olmaktadır. İşsiz fakat kendilerine göre duyarlı olduğunu düşünen, heyecanlı ve tepkili gençlik başta olmak üzere Karadeniz insanı istismar edilmektedir. Karadeniz bölgesine yönelik bu istismarları önleyecek bir dizi ekonomik, sosyal, istihbaratı ve polisiye önlemin alınması acilen gerekmektedir. Eğer Ankara bugüne kadar sürdürdüğü politikaları devam ettirirse, ABD, Karadeniz’de bir etkinlik kazanamaz. Ve Ankara’da iktidarda kim olursa olsun, Amerikan donanmasını Karadeniz’de görmek istemiyor. Çok büyük bir politika değişimi olmaz ise ABD Karadeniz’e Türkiye ve Trabzon üzerinden giremez.
Milli hassasiyetler
Özdağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Trabzon’da geçtiğimiz yıllarda yaşanan olaylar, ne yazık istihbarat operasyonlarının yan etkileridir. Bu olayların Karadeniz bölgesindeki milli hassasiyetler üzerinde uzun vadede olumsuz etkisi olabilir tabii ki. Bölge üzerinde suçluluk duygusu yaratmakta bir çeşit psikolojik operasyondur. Bu olayların Trabzon’a mal edilmek istenmesinin nedeni ise Trabzon’da istenilen sonuca ulaşılır ise diğer illerde de istenilen sonuç alınır. Bundan dolayı saldırılar Trabzon’a yöneliyor.”
Milli hassasiyeti
kırma gayretindeler
MHP Trabzon Milletvekili Süleyman Latif Yunusoğlu, ABD’nin Trabzon’da bir üs kurmasının Türkiye’nin geleceği açısında büyük tehlike yaratacağını belirtti. Yunusoğlu şunları söyledi: “Halk arasında Trabzon havaalanına yapılacak ikinci bir üssün acaba NATO ya da ABD’ye verilmek üzere mi yapıldığı yönünde söylentiler dolaşmaktadır. Bunu biz Türkiye’nin geleceği açısından çok sakıncalı görüyoruz. Türkiye’nin bölünmesinde, parçalanmasında, Türkiye’de yabancı ideolojilerin hakim kılınmasında en hassas bölge Trabzon’dur ve her zaman Trabzon halkı bu milli duruşunu göstermiştir. Bazı çevreler, Trabzon’un milli hassasiyetini kırmak için gayret gösteriyorlar.
Yeni planlanmış
bir tezgah değil
ABD’nin Trabzon’da üs kurma taleplerinin yeni planlanmış bir tezgah olmadığını söyleyen MHP Trabzon İl Başkanı Nihat Birinci,
“Bu plan, yüzyıllardan beri yapılan bir hesabın sonucudur” dedi. Birinci, şunları kaydetti: “Özellikle Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği dağıldıktan sonra Kafkaslar ve Orta Asya’ya hükmetmek, bu bölgenin zenginliklerini Batı’ya taşımak, Türkiye’yi etkisizleştirmek, İran’ı alanın dışına atmak, bölgemiz üzerindeki tarihi emellerini gerçekleştirmek için bu emperyalist gücün, Trabzon’da bir askeri üssünün olması mecburiyeti vardı. Şimdi bu planı uygulamaya çalışıyorlar.”
Stratejik önemi
olan bir bölge
ABD’nin Trabzon’da üs kurma planlarına sert tepki gösteren MHP Trabzon eski İl Başkanı Muhammet Öztürk, “Stratejik öneme haiz böyle bir kenti elbette kullanmak isteyeceklerdir” dedi. Öztürk, “Trabzon Limanı’nın öteden beri Kafkaslar ve Ortadoğu açısından çok önemli bir yer olduğu ve İpekyolu merkezinin üzerinde bulunduğu bilinmektedir. Bunu dikkate aldığınız zaman bölgede dünyayı yeniden dizayn etmek gibi bir misyonu üstlenen ve bu uygulamayı Asya ve Ortadoğu ülkelerinde başaran devletlerin böyle bir jeopolitik ve stratejik öneme haiz kente ilgisiz kalmaları, bölgeyi başıboş bırakmaları düşünülemez” diye konuştu.
Türkiye’nin Rusya ile
işbirliğini engeller
Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurullah Aydın, ABD’nin Trabzon’da üs kurmasıyla, Türkiye ve Rusya arasındaki yakınlaşmanın önemli ölçüde engelleneceğini söyledi. Aydın, şunları kaydetti: “ABD’nin Doğu Avrupa’ya kurmak istediği füze kalkan projesi ile Karadeniz’de üs çalışmaları paralel yürümektedir. ABD’nin Denizaşırı Kuvvetler Komutanı, askeri üsleri dinleme ve operasyon amaçlı kullandıklarından yüksek teknoloji ile yeniden yapılandırdıklarını söyledi. ABD, daha önce NATO kapsamında Napoli’deki üssü İzmir Urla’ya taşımıştı. Bu bağlamda bir çalışma da Karadeniz’de yapılıyor.”




--~--~---------~--~----~------------~-------~--~----~
CiHAN TÜRK OLSUN TOPLULUĞU
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-4-5
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR
» KARADENİZ DE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-3
» KARADENİZDE VE TRABZON DA EMPERYALİST OYUNLAR-2
» KARADENİZ DE OYNANAN OYUNLAR

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
SEALDREAM  :: Forum bilgi :: GÜNDEM GÜNCEL-
Buraya geçin: