Kıbrıs Mektubu 716
BAKKAL HESABI YAPMAK İÇİN "EİNSTAİN" OLMAK GEREKMEZ...
Kıbrıs'taki görüşmeler 10'larca sene sürdü ve neticede Annan Planına bağlandı. Bakkal hesapları hiç şaşmaz.
Annan Planı bazılarına göre ekleri İle birlikte 100 bin sayfayı aşıyordu. Biz yine insaflı olalım ve ATO Başkanı Sinan Aygün'ün ölçümlemelerinden gidelim.
"9 bin sayfalık Annan Planı, üst üste konulduğunda bir metre yükseliyor ve 52 kilo çekiyor.
200 konu başlığı ve 200 klasöre dosyalanmış, el arabaları ile konferans salonuna iki amele tarafından taşınmış. Tanıtım konferansında Aygün,
'Planın içeriği konusunda bilgi sahibi olmayan Kıbrıslıların nasıl ''Evet'' veya ''Hayır'' diyeceklerini anlamadım. Ellimize geçirdiğimiz Annan Planı'nın CD'lerden doküman haline getirilmesi işi, 8 kişi tarafından 4 yazıcı ile gerçekleştirildi. Planın dökümü 11 saatte tamamlandı. Planda yer alan birçok maddenin sanıldığı gibi BM Genel Sekreteri Kofi Annan tarafından değil, bazı Rumlar tarafından hazırlandığını," anlattı.
Sinan Aygün, "9 bin sayfa yan yana konulduğunda 548.1 m2 yer kaplıyor. Planın yazıldığı kağıtlar uç uca konulduğunda uzunluğu 2 km. 610 m. tutuyor. Bu da 1.5 Boğaz köprüsü yapıyor. Planın tamamı ise tamı tamına 1 milyon 647 bin 471 kelimedir. 10 milyona yakın daktilo vuruşu var. Sadece 183 sayfalık ana dokümanda 47 bin 877 kelime var. 171 sayfa kaynakça var. 1134 uluslararası anlaşmaya atıfta bulunulmuş. Bir kişi normal okuma ile, düşünmeden, yemeden, içmeden, uyumadan, tuvalete bile gitmeden devamlı olarak okuduğunda 62.5 günde ancak bitiyor. Yemese, içmese, uyumasa, 9 bin sayfayı ancak 4 bin 500 saat, yani 187 günde, yani 6 ay 7 günde çevirebilir, bilgisayar baskısı 8 saat sürüyor," diyor.
Özetlersek; "Kıbrıs Türk'ü 10 senede kesin, Batı Trakya'daki gibi, Kıbrıs İslam Cemaati olacak."
Talat yoldaş ile Hristofyas yoldaş arasında şimdi ikinci bir referandum hazırlanıyor. Bu defa besbelli ekleri ile birlikte eser iki katı yani 2X100=200 bin sayfa olacak, Sinan Aygün'e göre ise, 2X9=18 bin sayfa, 2X52=104 kilo, 2X200=400 klasör. Bu defa konferans salonuna tek oklu iki eşekli, eşek arabası ile taşınacak.
Ha babam de babam oku.. Vatandaş normal okumakla düşünmeden, yemeden, içmeden, uyumadan, tuvalete bile gitmeden devamlı olarak okuduğunda 2x62.5=125.00 günde bitirecek, tabii ki önce tuvalete koşacak, sonra gidip oyunu kullanacak.
"Ölme eşeğim ölme, arpa saman geliyor." "Evet" dersen AB'ne gireceksin cennete gideceksin. AB'de huriler, gılmanlar. Yeme de yanında yat."
Bayram günleri AKP iktidarı Ankara'dan geliyorlar, parlak nutuklar çekiyorlar, 1878'den beri ezilmiş, kahır çekmiş, yaşamak için olmayan silahlarla dövüşmüş, şehit vere vere o topraklarda varolmuş; köyleri, şehirlerdeki mahalleleri yakılmış yıkılmış, yağma edilmiş; başta Türkiye, İngiltere, Avustralya, Kanada ABD gibi Dünya'nın birçok memleketine göç ederek, dağılmış; ancak oralarda "Kıbrıs Kıbrıs" diye ahu vah edip kahır çeken insanların hoşuna gidecek sözler söylüyorlar. Diğer taraftan;
Yoldaş Talat ile sözde yoldaş Hristofyas bilmem kaçıncı görüşmelerini yapıyorlar. Kıbrıs Türk'ü için Annan Planı benzeri ikinci bir ölüm fermanı hazırlıyorlar.
Görüşmelerden sonra "yırtık melanet gibi" Hristofyas ortaya çıkıyor, "Tek Devlet, Tek vatandaşlık, Tek temsiliyet," "Güzelyurt'u, Karpaz'ı isterim," "Türk askeri gitsin, garantilere gerek yok, yerleşikler çeksin gitsin, Güney'deki Rumlar Kuzey'e dönsün," diye bas bas yırtınıyor.
İyi güzel de bize ne kaldı? Yoldaş Talat'tan tık yok..
Belli ki bu isteklere karşılık utanacağı bir şeyler vermiştir. Her toplantıdan sonra bu nakarat tekrarlanıyor. Vatandaş alıştırılıyor. Görüşmeler sürdükçe, Yoldaş Hristofyas bir şeyler daha götürüyor. Yoldaş Talat'tan tık yok. Söyleyemiyor, konuşamıyor.
Sonunda, Kıbrıs Türk'ünün haklarının Annan Planından düşük olacağı belli. Annan Planında 10 senede yok oluyorduk, yeni "Birleşik Kıbrıs Planında, 5 senede Kıbrıs Türk'ünün köküne kibrit suyu ekileceği aşikar. Matematik hesap böyle gösteriyor. Bakkal hesabı yapmak için EİNSTAİN olmanız gerekmez. "Yes be annem" çocukları akıllarını başlarına toplasınlar.
Bu görüşme maskaralığına son vermek zamanı geldi ve geçti bile. UBP ne güne duruyor. Oyları niye kaptı? Niye hala Mal Tazmin Komisyonu (YOKOLUŞ Komisyonu) çalışıyor?
Hoşça kalınız. 24 Temmuz 2009
erenkoysurungeni@ttmail.com ,
www.huseyinlaptali.com.tr
