Murat Çabas 
Şu işe bakın!
Hem ABD için füze sistemi kuruyoruz, hem de bunun bedelini ABD’ye kuruşu kuruşuna ödüyoruz.
Yahu bu nasıl siyaset, bu nasıl dış politika?
ABD, Türkiye’ye füze sistemi satmayı planlıyor.
Haber basında yer aldı ve kaynak Pentagon’un Savunma Güvenliği Ajansı...
7,8 milyar dolarlık Patriot PAC–3 füzesavar sistemi...
Geçtiğimiz haftalarda yine ABD kaynaklı bir haberde, Polonya ve Çek Cumhuriyeti’nin kendi topraklarında bir füze sistemine sıcak bakmadıkları, dolayısıyla füze sitemlerinin Türkiye’ye kurulması gerektiği açıklanmıştı.
Çok fazla zaman geçmeden bu Türkiye’ye füze satışı gündeme geldi.
Tam ABD usulü bir iş, tam bizim taşeron siyasilere göre bir taviz.
Türkiye’nin gündemi, hazır, sele, açılıma kaymışken bunu da bu arada çıkartalım diye düşünüyorlar herhalde...
Şimdi gerçekleri alt alta yazalım ve değerlendirelim.
ABD’nin Ortadoğu’daki en önemli hedefi Türkiye ile İran’ı karşı karşıya getirmek ve çatıştırmaktır. Büyük Ortadoğu Projesi’nin (BOP) en önemli ayağı da budur. Fakat bugüne kadar bunu başaramadılar.
ABD bu projeyi hayata geçirmek için sürekli yeni planlar oluşturuyor ve taşeronları da sürekli devreye koyuyor.
Türk siyasileri defalarca İran’a gönderdiler ve İran’ın nükleer programını Türkiye aracılığıyla durdurmak istediler.
En son Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun ziyareti de bu amaç doğrultusundaydı.
ABD Irak’a her noktada yerleşmesine rağmen hala İncirlik üssünü elinde tutuyor ve ABD İncirlik üssü İran için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Türk siyasiler İran’ın müttefiki olan Suriye gibi ülkelere giderek, ABD ve İsrail ile ilişkilerinde arabulucuk yapıyor. Suriye’ye, ABD’ye, İsrail’e ve AB ülkelerine tabi olması telkin ediliyor.
Ve füze sistemi meselesi...
ABD’nin Türkiye–İran çatışması hedefi için en önemli basamak...
Bu mesele uzun zamandır gündemde...
Bizler ABD’ye İran sınırında bir üs tahsis edileceğini ve ABD’nin buraya füzelerini yerleştireceğini düşünürken, bugün daha da büyük bir tavize imza atılıyor.
Bu ABD’nin çıkarlarına hizmet eden füze sisteminin bedelini de biz ödüyoruz.
7,8 milyar dolar...
Köylüye yok, selzedeye yok, depremzedeye yok, kartzedeye yok, ama ABD’ye var.
Hem de bu füzeleri ABD değil, biz yerleştiriyoruz.
Bu nasıl siyaset, bu nasıl dış politika...
Taşeronluğun da böylesi hiç görülmedi.
Bu mantıkla yakında siyasilerimiz İncirlik üssündeki ABD askerlerinin maaşlarını da üslenirler.
Dolaylı olarak ödemiyor da değiliz ama neyse...
Dahası, ABD’nin İran’a saldırısının faturası belki de bize kesilir.
İnşallah bu füze meselesi sadece söylenti boyutunda kalır. Ama bizimkilerin ABD aşkı, teslimiyeti dikkate alındığında olacaklardan endişe etmemek mümkün değil.
ABD’nin ipiyle kuyuya inilmeyeceğini inşallah Irak gibi olmadan görürüz.
